DÜŞ'le ilk buluşma

DÜŞ'le ilk buluşma

1 Şubat 2011 Salı

Koyunların en "topinik" olanı


Kim ne derse desin, önce gözün gördüğünü seviyor kalp, sonra içine bakmayı akıl ediyor gönül. Bu ister bir insan olsun, isterse bir kitap...

Bizimki "ilk görüşte kahkaha" oldu! Bu çizimlere, bu tipe bakıp da gülümsememek mümkün mü, siz söyleyin? Bir koyun bu kadar mı sevimli olur, bu kadar mı şaşkın ve naif bakabilir? İnsanın Russel'ı görünce, yeni yeni kelimeler türetesi geliyor; şaşkoloz, şaşpinik, topinik gibi :)

Mandolin Yayınları, çok sevdiğim, çizgisini çok beğendiğim bir yayınevi, ama Russel'ın yeri tüm diğer kitaplardan biraz daha farklı (artık!), çünkü (çok ayıp ederek) kendisini bugüne kadar keşfetmemişim! Hem de aylardır raflarda durmasına rağmen!! Geçenlerde 1,5 yaşında oğlu olan ve yine Mandolin Yayınları'ndan çıkan Minik Koala serisine bayılan bir anne, bu seri bitip de yeni bir "favori kitap" ararken, onlarca kitap arasından çekip çıkartmasaydı, çıkartmakla kalmayıp, bir de yüzünde kocaman bir gülümsemeyle bana göstermeseydi, sanırım bir süre daha bu dünya şekeri koyundan haberdar olamayacaktım!

Russel, Kurbağapoposu çayırında yaşayan bir koyun. Dünyanın en komik, en şaşkın koyunu. Bir de yakın arkadaşı var her sayfada kendine eşlik eden; Frankie! Frankie de meraklı mı meraklı bir kurbağa. Çok konuşmasa da, her hareketinde Russel'in yanında yer alıyor.

Bu mini seri, iki kitaptan oluşuyor; İlki, Koyun Russel. Bu kitapta Russel bir türlü uyuyamıyor. Bir koyunun uykusu kaçarsa ne yapar? Uykusu gelsin diye, kendince her yolu dener: karanlık olsun diye kafasına şapkasını geçirmek (ama karanlıktan korkar!) sıcaklamıştır diye soyunmak (ama soyununca donar!) kafasının altına bir yastık koymak (ama yastık sandığı şey kurbağa Frankie çıkınca, yastıktan da olur) yeni bir yer aramak (bulduğu yerler ya kalabalıktır, ya ürkütücü)... Sonunda yıldızları saymaya karar verir ama ne kadar sayarsa saysın uykusu gelmez, ta ki uyku kaçınca en bilindik yöntem aklına gelene dek!

İkinci kitap, Koyun Russel ve Kayıp Hazine. Bizim koyuncuk, bu sefer de Kurbağapoposu Çayırı'nın kayıp hazinesini aramaya karar verir ve dünyanın en ZihniSinir Hazine dedektörünü yapar! Hazineyi bulur bulmasına da, bu hazine bildiklerimizden oldukça farklıdır, onu hazine yapan da bu farktır zaten. Russel da sonunda bunun farkına varır :)

Her iki kitap da, tam sayfa, kocaman resimlerden ve tek cümlelik kısa yazılardan oluştuğundan 1-3 yaş arası için ideal, ama bence 5-6 yaş da keyifle okuyabilir. Hadi ortalamasını alıp 1-4 yaş aralığı için uygun diyelim.

Kitabın yazarı olan Rob Scotton'ın sitesinde gördüğüm kadarıyla Russel'ın Türkçe'ye çevrilmemiş iki kitabı daha var. O zaman buradan Mandolin Yayınları'na sesleniyorum: Lütfen tez elden bizi Russel'ın diğer maceralarıyla buluşturun :)

Bu arada Rob Scotton'ın sitesinden diğer Russel kitaplarına bakabilir, en az Russel kadar sevimli bir çizimi olan kedi Splat'le tanışabilir, oyunlar onayabilir, hatta kedi Splat'ı çizmeyi öğrenebilirsiniz: http://web.mac.com/rscotton/www.robscotton.com/Home.html

Russel'ın çıkış hikayesini öğrenmek için buraya: http://web.mac.com/rscotton/www.robscotton.com/Russell_part_2.html bakabilirsiniz, çizimleri ve kitabı kadar da eğlenceli bir anlatımı var kendisinin :)

1 yorum:

  1. Öncelikle mutlaka gelmek istediğim bir yer DüşEvi, fikrinizden dolayı tebrik etmek isterim. Deli koyun Russell ise hem benim hem de oğlumun en seviği kitaplardan biri. Her gece uykudan önce okuduğumuz Russell la beraber "düöyytt, ayytiii" diye yıldızları saymasına bayılıyorum :) Sevgiyle kalın.

    YanıtlaSil